Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıyan M. Kemal Atatürk, kadınları yücelten sözler söylemiştir. Saygı ve özlemle, M. Kemal Atatürk’ün sözlerini siz kıymetli okuyucularımızla paylaşıyoruz.
Bir toplum, bir ulus erkek ve kadın denilen iki tür insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, öbür kısmı göklere yükselebilsin!
Kadınlar içtimai hayatta erkeklerle beraber yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.
Bizim toplumumuz için bilim ve fen lazım ise, bunları aynı derecede hem erkek hem de kadınlarımızın iktisap etmesi lazımdır.
Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.
Zaman ilerledikçe, bilim geliştikçe, uygarlık dev adımlarıyla yürüdükçe; hayatın, asrın bugünkü gereklerine göre evlat yetiştirme’nin güçlüklerini biliyoruz. Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye, eski devirlerdeki gibi kolay değildir. Gerekli özellikleri taşıyan evlat yetiştirmek, pek fazla özelliği şahıslarında taşımalarına bağlıdır. Bu sebeple kadınlarımız, hatta erkeklerden daha fazla aydın, daha fazla feyizli, daha fazla alim olmaya mecburdurlar!
Dünyada hiç bir milletin kadını “Ben Anadolu Kadınından fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu Kadını kadar emek verdim,” diyemez!
Milletimiz kuvvetli bir ulus olmaya azmetmiştir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konuda yükselmelerini sağlamaktır. Bundan ötürü kadınlarımız bilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri tüm öğretim basamaklarından geçeceklerdir.
Dünyada her şey kadının eseridir.
Bizim dinimiz hiç bir zaman kadınların erkeklerden art kalmasını talep etmemiştir! Allah’ın emrettiği şey erkek ve kadın müslümanların bilim ve irfan edinmeleridir. Kadın ve erkek bu bilim ve irfanı aramak ve nerede bulursa oraya gitmek ve onunla mücehhez olmak mecburiyetindedir.
Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken saha şekil ve kılıkta başarıdan çok; ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır! Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacağı aksine pek fazla yönden onların üstüne çıkacak ışıkla, bilgi ve kültürle donanacaklarından asla kuşku etmeyen ve buna kesinlikle emin olanlardanım.
Tarlalarda erkeklerle beraber çalışan, kasabalarda pazar yerine giden, yumurta ve tavuğunu satan, ondan sonra kendisine gerekenleri bizzat satın alan, çalışmalarının hepsinde kocalarına muavin olan kadınlar!.. Ben bu kadınlar arasında kocalarından daha iyi işten anlayanlara ve hesap yapanlara rastladım.
Din icabı olan tesettür, kadınların külfetini mucip ve adaba aykırı olmayacak kolay şekilde olmalıdır. Tesettür şekli kadını hayatından, mevcudiyetinden tecrit edecek şekilde olmamalıdır!
Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o cemiyet yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.
Milletin kaynağı, toplumsal hayatın temeli olan kadın ancak faziletli olursa görevini yerine getirebilir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.